Karayolu Ulaşım Araçları Nelerdir
Karayolu Nedir: Yerleşim merkezlerini karadan birbirine bağlayan yol.
Trafik için, kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlardır. İnsanlar, yol inşa etmeden önce doğal yolları kullandılar. Bunlar, dağ geçitleri, vadiler, ovalar, stepler, boğazlar, keçi yolları idi. İlk atlı araba yolu 1766′da ABD’de yapıldı. Bundan önce atlı postacılar ulaşımı sağlıyordu. Çin, Avrupa ve Ortadoğu medeniyetlerinde MÖ 7. yy.a kadar giden taşlı ve toprak yol sistemleri vardı. En ünlüsü Roma yollarıdır. MÖ 312′de başlanan yol, çakıl ve taştandı. İskoçya’dan Kudüs’e kadar yayılmıştı. Diğer ünlü yollar Amerika’da İnka yolu, Asya’da İpek Yolu idi.
Modern yollar, 19. yüzyılda makadam denilen stabilize yollarla başladı. Basınçla sertleştirilen yola asfalt dökülüyordu. Bu teknik önce İngiltere’de John London Mc Adam (1756-1836) ve Thomas Telford (1751-1834) tarafından uygulandı. Bu yüzyılda karayolu ile demiryolu/denizyolu arasında rekabet vardı. Motorlu taşıtların gelişmesiyle karayollarındaki üstünlük tartışılmaz hale geldi. Karayolunun yapısı değişti, otoyollar ve otobanlar gelişti.
Türkiye’de karayolları genel müdürlük şeklinde idari yapıya bağlıdır. Emniyet genel müdürlüğü ve çevre idari yönetimleri ve belediyelerin sorumlulukları vardır. Karayollarındaki insan, hayvan, araç trafiği ile trafik işaret levhaları ve istasyonların hukuki olarak bu kurumlarla ilgileri vardır.
Karayolu Ulaşım Arçları
Araba
KağnıAraba, insan ve yük taşımaya yarayan tekerlekli motorlu ya da motorsuz her türlü kara taşıtı. Motorsuz olanlar hayvanlarla ya da insanlar tarafından yürütülmektedir. Çek çek’ler, el arabaları insan gücüyle yürürken, kağnı, koçu , öküz ve mandayla; fayton, briska, kupa ve benzeri arabalar atla yürütülmektedir. Hollanda ve Belçika’da keçilerin koşulduğu hafif arabalar da vardır.
Arabaların M.Ö. 3000 yıllarında tekerlek ve kızağın bulunmasından sonra ortaya çıktığı düşünülmektedir. İlk çağ kavimlerinin (Sümer, Mısır, Yunan, Asur) arkası açık iki tekerlekli savaş arabaları kullandıkları bu dönemle ilgili adak heykelciklerinde görülmektedir.
İki tekerlekli ve parmaklıklı ilk arabaları İ.Ö 2000’li yıllarda savaş amacıyla Hititliler yapmıştır. Frigler, Yunanlılar ve Romalılar dağlık ve sarp bölgelerde arabaların devrilmemesi için teker açıklığı kadar mesafede birbirine paralel giden oyuk yollar yaptığı bilinmektedir.
9. yüzyıldan itibaren arabaların üstü kapanmaya başlamış. 1400’lü yıllardan sonra arabalarda yay makas kullanılarak sarsıntıların azaltılmasında önemli başarılar sağlanmıştır yine aynı dönemde Uzakdoğu’da çekçek, Anadolu’da kağnı, Almanya’da koçu arabaları yapılmıştır.
Fayton ve kupa yapımına 1500’lü yıllarda İngiltere’de, 17. yüzyılda Berline’ler Fransa’da başlanmıştır. Demiryolu ulaşımının başlaması ve 20. yüzyılda otomobillerin geliştirilmesi ile atlı arabaların önemi oldukça azalmıştır.
Osmanlılarda Tanzimat’a kadar yalnızca padişahlar, şeyhülislamlar ve kazaskerler arabaya binebilmekte idi. Tanzimat’tan sonra bu araba ayrıcalığı kaldırılmış, İkinci Meşrutiyet’ten sonra ise kadınlarla erkekler aynı arabaya binmeye başlamışlardır.
İstanbul’da ilk kullanılan araçlar öküzle çekilen koçu arabaları idi. Daha sonra talikalar kullanılmış, binek olarakta fayton, landon ve berline tipi arabalara binilmiştir.
Türkiye’de 1950’li yıllara kadar İstanbul’da faytona binilirken , 1964 yılına kadar Ankara sokaklarında fayton dolaşmıştır. Günümüzde ise İstanbul Adalarda, İzmir de ve kıyı kentlerimizde turistik amaçlarla fayton taşımacılığı yapılmaktadır.
Bisiklet
Bisiklet, motorsuz, iki tekerlekli, pedallı, insan gücü ile ilerleyen bir ulaşım aracıdır.
Bisiklet sporunun da aracıdır. Yarış bisikleti, dağ bisikleti, şehir bisikleti, motorlu bisiklet, BMX, yatay bisiklet (recumbent), çift kişilik bisiklet (tandem) gibi türleri vardır. Vitesli ve vitessiz türleri bulunmaktadır. İlk bisiklet 1791′de Sivrac’ın bisikletiydi. Bunun bir direksiyonu (gidonu) bile yoktu. 1818′de ilk defa gidonlu bisiklet bulundu (Karl Drais) ve 1839′da Mac Millan’ın ilk pedallı bisikleti buluşu bu günkü bisikletlerin taslağını oluşturdu.
Fayton
Osmanlılar zamanında arabalara genellikl kupa adı verilirdi. Son zamanlarda talika, kinto, kâtip odası, lando denilen çeşitli tipte arabalar yapıldı. Bütün bunlarla sadece insan taşınırdı. Otomobilden sonra fayton yavaş yavaş bırakıldı, büyük şehirlerde tamamen ortadan kalktı, Anadolu kasabalarında ise sayısı azaldı. son yıllarda tekrar canlanan fayton kültürü bir çok şehirde çoğaldı bu yüzdende manisa akhisarda fayton fabrikası kuruldu bu fabrika dünyanın bütün ülkelerine fayton gönderiyor.
Lando ile kupaların oturma yerleri tamamen kapalıdır. Tek veya çift atla çekilen faytonların körükleri yarı yarıya ve öne doğru kapanacak şekildedir, sürücü için ön kısımda yüksek bir yer vardır. İstanbul adalarında motorlu taşıt kullanma yasağı olduğu için faytonlar bu adaların özelliğini teşkil eder.
Minibüs
Minibüs, 3.5 – 4 metrelik kapalı aracın içine koltuklar yerleştirilerek yolcu taşımacılığında kullanılan hafif ticari araçtır. Sadece altı koltuk ile on dört koltuk sınırı içindeki taşıtlara Minibüs adı verilir.
Araç otomobilden daha çok yolcu taşımak amacıyla kullanılır. Özellikle toplu taşıma Minibüsleri kısa mesafelerde her şehirde çalışan araçlardır. Bir başka tip ise özel Minibüsler veya VİP Minibüslerdir. Bunlarda araç sahibi tarafından kendi isteği doğrultusunda yönettiği kullandığı araçlardır
Otobüs
Otobüs, çok sayıda kişinin taşınmasında kullanılan büyük motorlu araçlara denir.
Otobüsün Tarihi: İlk otobüsler 1662 yılında Pariste ortaya çıkmıştır. Atla çekilen bu araçlara sıradan insanların binmesi yasaklanmış bu hak sadece zenginlere verilmişti. Bu araçların yaygınlaşması 1820’li yıllarda yine Paris’te olmuştur. Latince herkes için anlamına gelen omnibüs adıyla işletmeye konulan atlı otobüslerin bir müddet sonra ismindeki omni kısmı çıkarılıp ismi kısaltılmıştır.
1829 yılında atlı otobüsler Londra’da işlemeye başlamıştır. Üç atla çekilen bu otobüslerin 22 kişilik oturacak yerleri vardı. Ancak at pislikleriyle şehri kirleten atlı otobüsler tramvayların ve benzin motorlarının geliştirilmesiyle önemini yitirdi.
1895 yılında Almanya’da sekiz yolcu taşıyabilen benzin motorlu otobüsler ortaya çıktı. 1904 yılında Londra’da benzinle çalışan ilk çift katlı otobüs kullanıldı ve 8 yıl içinde tümüyle atlı otobüslerin yerini aldı, Londra çevresinde bir süre buharlı otobüsler işletildiysede 1918 yılına kadar benzin motorlu otobüslere yerlerini bırakarak tamamen yok oldular.
Otomobil
Otomobil (Auto: Yunancadaki anlamıyla kendiliğinden + mobile: Latincedeki anlamıyla hareketli demektir). Otomobil kavramının ilk ortaya çıktığı zamanı göz önüne alırsak at,eşek kullanılmadan, itmeden veya çekmeden kendiliğinden hareket edebilen öz itmeli taşıt anlamına gelmektedir.
Otomobilin tarihi
1680 — Çalışabilen ancak kullanışlı olmayan ilk içten yanmalı motor 1680 yılında Hollandalı Christiaan Huygens’in yaptığı barutun yanması ile çalışan pistonlu makine oldu. Kapalı bir silindir içinde patlayan barut kayabilen bir pistona etki ederek pistonun hareket etmesini sağlamaktaydı.
1698 — İngiliz Thomas Savery ilk buharlı makineyi yaptı
1769 — İngiliz James Watt uzun süreli çalışan buharlı makineyı yaptı
1769 — Kendi kendine hareket hareket eden ilk araç Fardier Fransız mühendis ve topçu yüzbaşı
1769 FardierNicolas Joseph Cugnot (1725-1804) tarafından yapıldı.
1787 — Oliver Evans Amerikada yolcu taşıyan araç yapmıştır.
1801 — İngiltere’de Richard Trevithick buharlı otomobil yaptı.
1824 — İçten yanmalı motorların, özellikle dizel motorlarının temel ilkeleri, genç bir Fransız mühendisi Sadi Carnot tarafından ortaya atıldı
1830 — 15 – 20 km hızla giden buharla çalışan 14 yolcu taşıyabilen yolcu otobüsleri imal edildi.
1860 — İngiliz Parlementosu bütün arabaların iki sürücüsü ve önünde gündüz kırmızı bayrak gece kırmızı fener bulunmasını şart koşan kanun çıkardı. Bu kanun motor gelişim hızını biraz durdurdu. 1896 yılında bu yasa kaldırıldı.
1860 — Hava gazı ile çalışan ticari bakımdan elverişli ilk motor Belçikalı mühendis Jean Joseph Etienne Lenoir ( 1822-1901 ) tarafından yapılmıştır.
1862 — Fransız mühendisi Alphonse Eugene Beau de Rochas (1818-1893) 4 zamanlı çevrimin esaslarını ortaya koydu.
1867 — Alman mühendis Nicholaus August Otto ve Eugen Langen (1833-1895), Rochas’ın bulduğu prensipleri pratiğe çevirerek dört zamanlı çevrime sahip motoru yaptılar.
1876 — Nikolaus August Otto (1832- 1891), ilk dört zamanlı gaz motorunu üretti.
1877 – Otto yaptığı motorun patentini Amerikadan aldı.
1878 — İngiliz mühendisi Dugal Clerk iki zaman esasına göre çalışan ilk motoru yaptı.
1880 — Amerika’da George Brayton benzin yakıtlı motor yaptı.
1885 — Benzinle çalışan içten yanmalı motora sahip ilk otomobil Alman mühendis Karl Benz tarafından yapıldı
1889 — Viyanalı Siegfried Marcus (1831-1898) geliştirdiği motorla viyana sokaklarında 12 km hızla gezerken halkın panik yaşamasına sebep olmuş birkaç kaza yapmıştır. 17 suçtan mahkemeye verilen Marcus keşif yapmayı bıraktı.
1890 — Herbert Akroyd Stuart Bir kaza sonucunda kızgın bir yere değen gaz yağının hava ile karışarak yandığını gördü. Bu olaydan etkilenerek yaptığı deneylerle motorunu geliştirdi ve patentini aldı. Motorunda yakıt emilen ve hafifçe sıkıştırılan hava içerisine bir memeden gönderilerek patlayıcı ve yanıcı bir karışım oluşturulmaktaydı. Bu karışımın yanabilmesi için cidarları yüksek derecede ısıtılan ve buharlaştırıcı adı verilen bir ön yanma odası vardır. Ana yanma odasına bir kanalla birleştirilen bu oda ilk hareket için dışarıdan alevle ısıtılmaktadır. Bu motorda havanın ısısının sıkıştırma oranıyla arttığı düşünülmediğinden verim düşük olmuştur.
1890 — Bir Alman mühendis olan Capıtaine, Akroyd’un motoruna benzeyen bir motorun patentini aldı. Bu motorlar yarım dizel (kızgın kafalı) motorların esasını oluşturdu.
1890 — İlk otomobillerin çoğu, dişlileri olmadığı için yokuş çıkamıyor, önce durup sonra geriye doğru inmeye başlıyordu. 1893’da yapılan Benz Victoria marka arabada bir deri kayışı küçük bir kasnağa bindiren bir kol kullanılmıştı. Bu düzenek tekerleklerin daha yavaş dönmesini ve yüksek manivela gücünün arabayı yokuş yukarı tırmandırmasını sağlıyordu. Zincir çekişli Velo tipi araçtada bu şekilde üç ileri bir geri kasnağı vardı. Çekişin kolaylıkla arka tekerleklere iletilmesi için motor her zaman arkaya ya da sürücünün altına konuyordu.
1892-1897— Münih yüksek teknik okulu mühendislerinden Rudolf Diesel dizel motoru yaptı ve geliştirdi.
1893 — Amerikanın ilk başarılı otomobili “duryea” , J.Franck ve Charles Edgar Duryea tarafından yapılmıştır.
1894 — İlk resmi otomobil yarışı düzenlenmiştir
1898 — Fransa Otomobil Kulübü (AFC) Paris’teki Les Tuiliers’in güneşli bahçelerinde ilk otomobil fuarını organize etmiştir.
1902 — İstenildiğinde benzinli istenildiğinde elektrik motoruyla ilerleyebilen ilk aracı 27 yaşındayken Ferdinand Porsche yapmıştır. 1902 yılında “Mixte-Wagen” adını verdiği aracı tanıtmıştır. Viyanalı bir fayton üreticisi olan Ludwig Lohner ile birlikte çalışan Porsche 4 silindirli bir Daimler motoruna aküler, bir jeneratör ve elektrik motorları ekledi. Bu haliyle Mixte benzinli motor stop edildiğinde bile akülerin çalıştırdığı elektrikli motorla ilerlemeye devam edilebiliyordu.
1903 — Fransız Gustave LİEBAU ilk emniyet kemerini tasarladı ve patentini aldı
1904 — Kısa adı FIA olan Uluslararası Otomobil Federasyonu kuruldu
1905 — İsveçli mühendis Alfred Büchi egzoz gazlarından yararlanarak çalışan bir türbin vasıtasıyla dört silindirli bir motora aşırı hava yüklemeyi başardı.
1905 — İlk 4WS ve 4WD sistemi Latil marka traktöre uygulandı İlk 4WS ve 4WD sistemi Latil marka traktöre uygulandı
1905 — İlk tampon takılan araç İngilterenin Kilburn kentindeki Simms Manufacturing Co. tesislerinde üretilen 20 HP gücündeki Simms-Welback marka araçtır. Aynı yıl tamponun patentinin F.R. Simms tarafından alınmasına karşın aslında bu fikir yeni değildi 1897 yılında Moravya’daki İmperial Nesseldorf vagon fabrikasında yapılan çek malı Prasident marka otomobilin önüne tampon konmuş ancak Viyana yakınlarında yapılan denemelerde ilk 10 milden sonra tampon düştüğü için bir daha takılmamıştır
1908 — ABD’li Henry Ford T modeli adındaki ilk seri üretim otomobili yaptı. İlk üretim bandı fikrinin de babası olan Ford 1913 de günde 1000 araba üretebiliyordu
1918 — İngiltere’de “ Royal aırcraft establıshment “ fabrikaları mekanik püskürtmeli dizel yakıt sistemini geliştirdi. Böylece yüksek devirli dizel motorları oluşturularak hafif taşıtlarda kullanılmasına zemin hazırlandı.
1919 — Avrupanın ilk seri üretim otomobili Type A Citroen tarafından piyasaya verildi. Citroen aynı yıl dünyada ilk organize satış sonrası hizmetleri yapılandırdı.
1920 — Voisin firması hidrolik olarak çalışan ABS’nin atası üzerine çalışmalar yaptı.” Frenlemenin tekerlekleri kitlemesini önleyici donanımı ” tanımıylada Almanyada 671925 nosuyla ilk patentini aldı
1924 — Citroen dünyanın ilk çelik karasörlü otomobili B10’üretti
1924 — MAN’ın ürettiği bir kamyon direk enjeksiyonlu dizel bir motoru kullanan ilk vasıta oluyordu
1934 — Citroen seri olarak önden çekişli araç üretmeye başladı
1938 — Citroen Hidropnömatik süspansiyon sistemini icat etti
1938 — İsviçreli kamyon üreticisi Saurer ilk turbo motorlu kamyonu üretti
1938 — Klima’yı standart olarak kullanıma sunan ilk marka Studebaker Commander’dir
1938 — GM tasarımcısı Harley Earl ilk elektrikli cam sistemini Buick y’ye monte etti.
1954 – Döner Pistonlu Motor (Rotary-Wankel motoru) Felix Wankel tarafından geliştirildi
1957 — İlk hız sabitleyicisi (cruis control) Imperial marka araçta kullanıldı.
1958 — İsveç’teki Volvo Fabrikasında mühendis olan Nils Bohlin Üç noktalı emniyet kemeri olarak bilinen sistemin patentini aldı.
1962 — İlk seri üretim turbo motorlu otomobil Chevrolet Corvair Monza tanıtıldı. Daha sonra bu modeli Oldsmobile F85 Jetfire takip etti
1963 – Wankel motoru ilk kez NSU Spider marka araçta kullanıldı
1967 — İngiliz otomobil firması Jensen İlk ABS’yi otomobillerine uyguladı
1973 — Avrupa’da seri olarak turbo motorla üretilen ilk otomobil BMW 2002 oldu.
1978 — Modern ilk ABS sistemi BMW 7 serisi ve Mercedes S serisinde uygulandı
1984 — Turbo üreticisi Garrett intercooler adını verdiği bir turbo soğutucusu geliştirdi. Bu sayede türbine giren hava soğutularak turbonun performansı artırıldı
1986 — Çift turbo takılan ilk araç Porsche 959 oldu
1987 — Bosch ilk üretici olarak ABS sisteminin daha gelişmişi olan ASR sistemini piyasaya sürmüştür
1993 — Fiat Croma TdiD değişken geometrili turboyla donatılan ilk otomobil oldu. Sistem düşük motor devirlerinde turbonun verimini önemli oranda artırıyordu.
1995 — Bosch 1995 yılında ESP sistemini aktif sürüş emniyetini sağlamak üzere üretime almıştır. Özellikle virajlarda ve ani yol değişikliklerinde ESP sistemi, yıldırım hızı ile motor, şanzıman ve frene müdahale ederek aracın savrulmasını önler.
2004 — Çift turbo takılan ilk seri üretim dizel motorlu otomobil BMW 535d oldu
2005 — Mercedes üç turbolu v6 dizel motorla donatılmış konsepti Vision SLK 320 Cdi’yi Cenevre otomobil fuarında tanıttı.
Kağnı
KağnıEskiden insanların yük taşımak için kullandıkları araç. Genellikle öküzler tarafından çekilmek suretiyle, bazen de at veya eşekle de kullanılır.
Kamyon
Ağır yük taşımaya yarayan motorlu araç.Otomobil prensibine göre çalıştıklarından büyük yük otomobili olarakta tanımlanırlar.
Kamyon tipleri
Çekici kamyonu
Damperli kamyon
Vidanjör kamyonu
Çöp kamyonu
Tanker kamyonu
Kapalı kasa kamyon
Karla mücadele kamyonu
Çimento (beton) mikseri
Kamyonet
Kamyonet, İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3500 kg’ı geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu taşıt.
Motosiklet
Motosiklet; iki tekerlekli, bisiklet benzeri, içten yanmalı motora sahip bir ya da iki kişilik ulaşım aracıdır.
İlk örnekleri bisikletlere motor takma girişimleriyle ortaya çıkmıştır. 1869 yılında ABD Massachusetts’li Sylvester Roper buhar gücüyle çalışan motosiklet benzeri bir taşıtı geliştirmeye çalışmıştır. 1893 yılında Felix Millet beş silindirli bir motoru bir bisikletin ön tekerleğine takarak bugünkü motosiklete oldukça benzeyen bir taşıt gerçekleştirmiştir.
Başarılı ilk iki tekerlekli motorlu taşıt tasarımını Fransız mucitler Michael ve Eugene Werner gerçekleştirmiştir. Werner kardeşler aracın motorunu, kadronun altına iki teker arasına yerleştirdiler. O tarihten sonra motosiklet tasarımlarında motor hep aynı yerde kalmıştır.
Üretilen motosikletlerde tip ayrımından çok kullanıcıların tercihleri öne çıkmaktadır. Örneğin hem gezi hem de spor motosikletlerinin özelliklerini tek motosiklette barındırma çabası sonucu üretilen gezi-spor motosikletleri çok fazla motor sever tarafından tercih edilmektedir. Tabiki bu motosiklette gezi motosikletinin sürüş rahatlığı olmamasının yanında bir spor motosikletteki hız da beklenmemelidir. Sonuç olarak gezi motosikletinden daha iyi performansa sahip olup spor motosikletinden daha iyi sürüş rahatlığı sunan bir motosiklet.
Tren
Tren, bir ya da birkaç lokomotif tarafından çekilen vagonlar dizisi.
Trenin Tarihçesi
Tren, dünyada ilk kez 1800′lü yılların başında, İngiltere’de kullanılmaya başlanmıştır. Tren, Richard Trevithick adında bir mühendis ile İngiltere’nin Pennydarran bölgesinde bir maden sahibinin iddialaşmaları yüzünden doğmuştur. Mühendis Trevithick, 10 ton ağırlığındaki demir yükü, kendi yapmış olduğu buharlı makineyle Pennydarran’dan Cardiff’e kadar raylı bir yol aracılığıyla hiç zorlanmadan taşıyabileceğini iddia ediyordu. Böylece 6 Şubat 1804 tarihinde Tram-Waggon adlı bir lokomotif 10 tonluk demir yükü ve ayrıca 70 yolculu bir arabayla Cardiff’ten hareket etti. 16 km uzunluğundaki Pennydarran-Cardiff yolu, beklemeler ve tamirler de hesaba katılırsa, tam 5 saatte aşılabildi. Elde ettiği bu başarılı sonuca karşın Trevithick’in şansı yaver gitmemiş bu yeni makineyi daha fazla geliştirememiş ve böylece makinenin o günlerdeki yaygın ulaşım aracı hayvanlardan daha üstün ve etkin olduğunu ispatlayamamıştır. İşte bu nedenledir ki, trenin bulunuşu, başka bir İngiliz’e, George Stephenson’a mal edilir. George Stephenson, daha sonraki yıllarda, peron, lokomotif ve vagon tasarımları çizmiş ve bunları gerçekleştirmiştir. Böylece o günün buharlı lokomotifi… gelişimin bir simgesi halini almıştır. Stephenson, 27 Eylül 1825 tarihinde yalnızca yolcu ve yük taşıyarak Dünya’nın ilk demiryolu taşımacılığını gerçekleştiren treni, İskoçya’da Darlingthon ile Stockton arasında kullanmıştır. Yine Stephenson, bu tarihten beş yıl sonra saatte 24 km hızla gidebilen ve Rocket adını taşıyan yeni bir lokomotif modeliyle büyük ticari önemi olan Liverpool-Manchester hattındaki yarışmayı kazanmıştır.
50 km uzunluğundaki Liverpool-Manchester hattından sonra, İngiltere’de on yıl içinde yapımı bitmiş veya tamamlanmış durumda olan demiryollarının uzunluğunun toplamı 2.000 km’ye ulaşmıştır. 1831′de Amerika Birleşik Devletleri’nde, 1832′de Fransa’da 1835′te Belçika ve Almanya’da 1837′de Rusya’da ve 1848′de İspanya’da demiryolu kullanılmaya başlanmıştır